Allah Teâlâ Peygamberi hakkında yüce kitabında şöyle buyurmaktadır:
-“Eğer Allah’ı seviyorsanız bana tabi olun ki Allah sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.”-“Eğer mümin iseniz Allah ve Resûlüne itaat edin.”-“Resûl’e itaat eden Allah’a itaat etmiştir.”
Her akıl sahibi Efendimiz hakkında vârit olan bu ve nice âyet-i kerîmeleri tefekkür ettiklerinde Efendimiz’in (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) Allah katındaki değerini ve İslâm’daki otoritesini çok rahat bir şekilde anlayabilmektedirler.
Ama ne var ki geçmişten günümüze kadar Sünnet/Hadise taarruz eden, kalbi ve aklı bulanık hatta basireti kapalı birtakım insanlar bulunmaktadır. Geçmişte dinimize zarar vermek isteyen müsteşriklerin üslenmiş olduğu sünnet ve hadis inkarcılığını günümüzde Müslüman olduğunu iddia edenler üstlenmişlerdir. Ne yazık bir durum bu ne yazık. Ancak şu Muhakkak ki, İslâm âlimleri geçmişte bu tür basireti kör insanlara cevap verdikleri gibi bu ve benzeri eserleri serdeden mümtaz Hoca Efendiler de günümüzdeki kalbi kapalı kafası karışık reformist kimselere cevap vermektedirler. (Allah kendilerinden razı olsun)
Bu kıymetli eserin konuları kendisinin ne denli kaliteli olduğunu yansıtmakta olup içeriği şöyledir:
-Sünnet-i Seniyye; Peygamberi İtibarsızlaştırmak İsteyenler Ne Yapmak İstiyor,
-Sünnet ’in Otoritesini Kim Neden Reddeder?
-Müsteşriklerin Kurguladıkları ‘Sünnet’
-Ümmetin Eseri Sahihi Buhari, -Tahrif Hareketlerinin Hedef Tahtasındaki Sahabi,
-Büyük Muhaddis İbn Şihâb ez-Zühri ve Ona Atılan İftiralar,
-Hz. Peygamber’in Bazı Hutbeleri Siyâsi Amaçlarla Tedvin Edilmedi mi?
